Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) verilerine göre, Antalya’da dün saat 03.31’de merkez üssü Konyaaltı olan 4.3 büyüklüğündeki depremin ardından saat 12:34’te Akdeniz-Antalya Körfezi Kemer bölgesinde bir deprem daha kaydedildi. Bu depremlerin ardından dün saat 13:21'de merkez üssü Serik ilçesi olan 4,9 büyüklüğünde bir deprem daha meydana geldi. Deprem yerin 28,28 kilometre derinliğinde gerçekleşirken sarsıntı çevre illerden de hissedildi. Depremlerin ardından açıklamalarda bulunan Jeofizik Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Yüksel Karaman, şehir planlamasında bilimin önemine dikkat çekti.
“YANLIŞ PLANLAMADAN KAÇINMALIYIZ”
Karaman, depremin doğal bir afet olduğunu ve kaçınılmaz olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Depremden kaçamayız ama şehirler kurulurken planlamalar başta yapılmalı. Yer-yapı seçimi doğru yapılmadığında sonuç hüsran olur.”
“AĞIR BEDELLER ÖDENDİ”
Karaman, geçmişte yaşanan afetlerde ağır bedeller ödendiğini hatırlatarak, imar barışı yasası gibi uygulamaların yapı güvenliği açısından ciddi riskler yarattığına işaret etti. Karaman, “Yapılan binaların içinde biz insanlar yaşıyoruz. Yaşam bu kadar ucuz olmamalı. Sağlam evlerde yaşamak herkesin hakkı” diye konuştu.
“COĞRAFYA VE JEOLOJİ DERSLERİ ZORUNLU OLMALI”
Depremlerin doğanın bir gerçeği olduğunu vurgulayan Karaman, son yaşanan sarsıntının yarattığı etkilerin bile önemli hatırlatmalar barındırdığını dile getirerek, “Yollardaki kaymalar, dağların hareketi, tarlalardaki sınır değişimleri bize coğrafya dersini hatırlattı. Okullarda coğrafya ve jeoloji dersleri mutlaka okutulmalı” şeklinde konuştu.
“BİNALARI AYAKTA TUTAN ZEMİNDİR”
Karaman, şehirleşme sürecinde bilimsel zemin araştırmalarının hayati önem taşıdığını belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Yeterli mühendislik hizmeti almaktan kaçmamalıyız. Binayı ayakta tutan zemindir. Zemin etütleri mutlaka yapılmalı. Depremde önemli olan yer titreşimi ve dinamik parametrelerdir.”
“ÇALIŞMALAR SAHADA YAPILMALI”
Jeofizik çalışmaların sahada yapılması gerektiğini vurgulayan Karaman, zeminin periyodu, kayma dalga hızı ve deprem büyütmesi gibi teknik parametrelerin hesaplanmasının şart olduğunu belirtti. Karaman, bu çalışmaların jeoloji–jeofizik–inşaat mühendisliği işbirliğiyle yürütülmesi gerektiğini ifade etti.
“DENETİM VARSA RİSK AZALIR”
Belediyelerde ve ilgili kurumlardaki teknik denetimin güçlendirilmesi gerektiğini söyleyen Karaman, “Denetim ve kontrol varsa risk azalır. Vatandaşlar yaşadıkları binanın güvenliğini ‘bina performans analizi’ yaptırarak öğrenebilir. Bu çalışmalar yapı jeofiziği kapsamında jeofizik mühendisleri tarafından yapılabilir” dedi.
Karaman, sözlerini şu uyarıyla tamamladı:
“Depremden kaçamayız ama şehirler kurulurken yer-yapı seçimi doğru yapılmalı. Aksi halde sonuç hep hüsran olur. Sağlam yer, sağlam yapı.”
İhbar Hattı
0242 2422048
