Gözde DOLAYMAN
  26-08-2025 00:02:00

İlk 11 mi, İlk Hata mı?

Trabzon deplasmanı, Antalyaspor’un bu sezonki en ciddi sınavlarından biri oldu. Ligin ilk iki haftası galibiyetle geçmiş, moralli ve dinamik bir takım vardı elimizde. Aynı şekilde rakip Trabzonspor da lige 6 puanla başlamıştı. Yani kâğıt üzerinde denk güçlerin mücadelesi oldu. Ancak sahada yaşananlar, özellikle ilk 45 dakika bunun çok ötesinde bir tablo sundu.

Teknik Direktör Emre Belözoğlu, Kasımpaşa ve Gençlerbirliği maçlarının kazanan kadrosundan Güray Vural ve Jakub Kaluzinski’yi yedeğe çekip yerlerine Soner Dikmen ve Jesper Ceesay’i sahaya sürdü. Bu tercihler “rotasyon” gibi görünse de maçın gidişatına doğrudan etki eden “stratejik hatalar” olarak kayıtlara geçti.

İlk yarıda sahada ne bir Antalyaspor vardı ne de Emre Belözoğlu'nun oyun felsefesi. Takım savunmadan çıkamadı, orta alanda adeta boğuldu, ileri uçla hiçbir bağlantı kuramadı. Hani istatistikler bazen abartılı olur, bu kez tam anlamıyla vasatın altında bir tablo vardı: Sıfır şut, sıfır korner, sıfır tehlike. Uğurcan Çakır’ın yeterince ter dökmediği barizdi. Öyle ki ilk yarıda neredeyse takım arkadaşlarından geri pas bile almadı. Trabzonspor tek kale oynarken, Antalyaspor sadece izledi.

Ve sonra ikinci yarı başladı. Kaluzinski ve Güray oyuna girdi. Bir kere atiktiler, korkak oynamadılar. Takımın ruhu resmen geri geldi. Antalyaspor baskı kurmaya başladı, top rakip yarı sahaya hapsoldu. Güray'ın çizgiye basan oyun tarzı, Kaluzinski'nin merkezdeki dikine pas becerisiyle Trabzonspor’un oyunu çözüldü. Uğurcan bu kez gerçekten “kaleci” olduğunu hatırladı. Kalesini kurtarışlarıyla savundu, yoksa maç farklı bitebilirdi.

Fakat bu baskıya rağmen gol gelmedi. Neden mi? Çünkü hücum hattı hâlâ yolun başında. Tomas Cvancara, fizik olarak eksik, oyun içi uyumu zayıf, ceza sahasında yalnız. Bitiricilik deseniz, henüz ortada yok. Emre Hoca’nın da maç sonu söylediği gibi, “zamana ihtiyacı var” Kabul, ancak geçen zamanın her dakikası bu seviyede oldukça kıymetli.

Asıl dikkat çekici olan ise Emre Belözoğlu’nun maç sonu açıklamaları. Takımın ilk yarıdaki silik görüntüsünün ardından, basın mensuplarının kadro tercihi değişikliğine dair yönelttiği soruları “sadece oyuncu bazlı düşünmeyelim” diyerek savuşturması ve teknik sorumluluktan uzak durması düşündürücü. Elbette bu takım yeni kuruldu, elbette oyuncuların birbirine alışması zaman alacak. Ancak bu açıklamalar, “hatalarımı gördüm” demekten uzak ve maalesef bu da bir problem.

Her seferinde Antalyalı değil Alanyalı olduğumun altını çizsem de gazetecilik mesleğini icra ettiğim bu şehrin takımının başarısına şahit olmayı gönülden istiyorum. Aynı zamanda bir Fenerbahçeli olarak Emre Belözoğlu’nu yıllardır severek takip ettiğimin de altını çizmek istiyorum. Oyunu okuma becerisi yüksek, motivasyonu güçlü ama öz eleştiri konusunda eksik. Bu maç özelinde yapılan tercihler ve bu tercihlerden kaynaklı ilk yarıdaki etkisiz oyun ortada. Bu maç, sadece oyuncuların değil, teknik heyetin de “sınavıydı”.

Antalyaspor bu kadroya ve potansiyele sahip. Ancak bu potansiyel, doğru isimler, doğru zamanlama ve samimi bir özeleştiri olmadan sahaya yansıtılamaz. Önümüzde Karagümrük maçı var. Umarım bu kez kadroyu istatistikler değil, sahadaki etkiler belirler. Ve umarım Emre Hoca da sadece oyuncuların değil, teknik direktörün de gelişime açık olması gerektiğini fark eder.

  FACEBOOK YORUM
Yorum
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
Tüm Anketler
Sizce Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığını hangi parti adayı alır?
BİZİ TAKİP EDİN
  • HABER ARŞİVİ
    YUKARI