Murat SEYİRCİ
  05-12-2025 08:07:00

Biraz dürüst davranın.

Antalya Gazeteciler Cemiyeti’mizin düzenlediği ‘Basın Sohbetleri’nin konuğu Antalyaspor Başkanı Rıza Perçin oldu.

Son dönemlerde Antalyaspor medyada nasıl konuşuluyor?
‘Antalyaspor bu yıl ligden düşer.
Takımın içinde rakip takıma bilgi aktaran ajan kim?
Takımın transfer yasağı kalkacak mı?
Antalyaspor’un içindeki kavganın kahramanları kim?
Antalyaspor’un hafriyat gelirleri nereye gitti?
Antalyaspor’un önceki yönetimi alacaklarını tahsile koydu!
Taraftar maça gelmiyor!
Antalyalı iş insanları takıma destek çıkmıyor!
Antalyasporlu yönetici gazeteciye hakaret etti.
Antalyaspor’da istifalar bekleniyor!
Takım şehirden uzak, Antalyalıya uzak.’

Antalyaspor ile ilgili konuşulanlar arasında bir tane olumlu haber yok.
Takım kötü, kasa boş, borç gırtlağa kadar dayanmış, takımın berberi bile yöneticiye posta koyar olmuş.

Kim bu takıma başkan olmak ister?
Kimin takıma bağışladıklarından sonra Rıza’sı olur, kim başarıyı Perçin’lemek için ter döker.

Toplantıda Başkan Rıza Perçin’in anlattıklarına bakınca içim karardı.
Eski yöneticilerin alacaklarını ‘Tahsile koymayacağız’ demesine rağmen tahsilat için sıraya girmesine, hesaplara bloke koydurmasına anlam veremedim.

Yönetime gelen önce takımın marka gücüyle kendini tanıtıyor, ‘cebimden şu kadar para verdim’ diyor, Antalyaspor kimliğinden bir şekilde nemalanıyor, karizmasına karizma katıyor, gittikten sonra da alacakları için kulübün boğazına yapışıyor.

Alacağın bakiyse alırsın ama ‘Almayacağım ya da kulübün durumu düzeldiğinde alacağım’ diyorsan o zaman bu davranışını ben dürüstlük kategorisinde sorgulayacağım.

Sözüm, kulübü kullanıp sonra da alacaklarının peşine koşanlara…
Biraz dürüst olun, biraz dediklerinizin arkasında durun.
Takımın içinde bulunduğu durumu bilmenize rağmen takımı arkadan vurmayın.
Eğer böyle davranamıyorsanız da, ‘Ben Antalyasporluyum’ diyerek piyasaya çıkmayın.

ŞEHİR TAKIMI HİSSETMİYOR!
Antalyaspor’un bir sorunu da Antalya’nın takımı hissetmemesi. 
Bilet fiyatlarını düşürerek, taraftara ‘MAÇA GELİN’ diyerek sorun çözülmez.

Antalya’da maç olduğu gün şehirde kırmızı-beyaz ne kadar bayrak, obje, maskot görüyorsunuz?
Caddelere asılmış, kopsa zincirleme kazaya sebebiyet verecek, eskidiğinde yırtılmış ve haftalarca kirli şekilde asılı kalan, sırf asım için ciddi araç, gereç ve yakıt harcanan bayraklar var.
O kadar yazmama rağmen, insan hayatı için bir kişi de bu saçma uygulamaya son vermedi.

Antalya’da CK Akdeniz sorumluluğunda elektrik direkleri var. Bu direklerdeki reklam alanlarının Antalyaspor’a tahsis edilmesi, maç günü direklerin kırmızı-beyaz renklerde germe firma logolu bayraklarla süslenmesi, caddelerde aracı ile giderken kırmızı-beyaz renklerin göz belleğine akması, takım ile şehri bütünleştirir.

Şehirde maç günü olduğunu hatırlatmak, hatta tasarımlara ‘haydi maça’ çağrıları yaparak insanları maça hazırlamak, onları maç havasına sokmak ilgiyi artırır.

Şehir merkezinde caddelerde Antalyaspor maskotları gezdirmek, insanlara temas etmek sempati uyandırır.

Taraftarı stada çekmek için geçmişte yapılan Samuel Eto'o gibi yıldızları transfer edip, takımı mali yönden bataklığa sürüklemeye gerek yok.

Biraz heyecan, yoğun kırmızı-beyaz tema, stada gelişi özendirici hareketler şehri de takımı da canlandırır.

Bu takım bizim, bu takım şehrin.
Bizden fikri söylemesi, makamdakilerden hayata geçirmesi.

Son olarak Başkan Rıza Perçin’in söylediği bir cümle aklıma takıldı.
‘Antalyaspor için dilenci oldum’

Antalyaspor’u para için dilenecek duruma getiren kim varsa, utanılacak yüzü varsa, lütfen birazcık utanmaya davet ediyorum.

Hayata Seyirci kalmamanız dileğiyle.

  FACEBOOK YORUM
Yorum
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
Tüm Anketler
Sizce Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığını hangi parti adayı alır?
BİZİ TAKİP EDİN
  • HABER ARŞİVİ
    YUKARI