AHMET TURAL DERSİNE GERÇEKTEN İYİ ÇALIŞMIŞ

İYİ Parti Isparta Belediye Başkan Adayı Ahmet Tural kim ne derse desin seçim çalışmalarında iyi performans sergiliyor.

Açık söylemek gerekirse böylesine yüksek telden giriş yapmasını beklemiyordum.

“Uçuk kaçık değil ayağı yere basan projelerle geliyoruz” diyor.

Gelip gelmeme konusundaki fikrimi yazmıştım ancak gelse de gelmese de açıkladığı projeleri, Isparta ile ilgili sorunlar ve yapılması gereken çalışmalar yabana atılacak türden değil. Her başkanın, üzerine vazife olarak kabul edeceği kaçınılmaz görevler aslında.

Ahmet bey, SDÜ öğrencileriyle ilgili ilginç tespitlerde bulunmuş.

7 yılda 33 bin öğrencinin mezun olmadan Isparta’dan ayrılmasını gündeme getirmekle güzel bir konuya temas etmiş. Isparta’ya veda eden öğrencilerin sayısı yılda ortalama neredeyse 5 bin öğrenciye tekabül ediyor.

Elbette bu öğrencilerin hepsi beğenmedikleri için Isparta’yı terk etmemişlerdir. Üniversite kafalarına yatmamıştır, ailevi sorunlar vardır, ekonomik sıkıntılar Isparta’dan ayrılmalarına yol açmıştır,  vs. vs…

Yüzde kaçının kentteki şartlardan olumsuz etkilendiğini bilemeyiz ama bu öğrencilerin bir bölümü elbette ki Isparta’da istedikleri ortamı bulamadıkları için istemeden de olsa kentten ayrılmışlardır.

İYİ Parti Adayı Tural, “Özellikle yerel yönetimlerin bunun sebebini araştırmasını lazım. Kentin imkânları öğrencilerin mutluluklarında belirleyicidir. Belediye başkanı olarak eğitim şehri Isparta’nın çıtasını yükseltmek lazım. Şehrimizin ekonomik ve sosyal hareketliliğini sağlayan öğrenci popülasyonunu artırmak ve öğrenci şehri haline gelen Isparta’mıza iki devlet üniversitesinin yanı sıra bir vakıf üniversitesi kazandırılması adına yerel dinamiklerin bir araya getirilmesini sağlayacağız. Şehrimize yeni bir üniversite kazandırarak son yıllarda azalan öğrenci sayısını artıracağız. Yeniden 100 binlerin üzerinde öğrenci sayısına ulaşacağız” demiş.

Eğri oturup doğru konuşmak gerekirse, söylediklerine katılmamak mümkün değil…

STK KAMPÜSÜ

Sayın Tural projelerinden bahsederken STK’lar için yapmayı planladığı bir kampüsü anlatmış.

Benzer projeyi Antalya Muratpaşa Belediyesi 4-5 sene önce gerçekleştirdi. 160 odalı kampüste en az 140’a yakın STK’nın bir araya geldiğini sanıyorum. Sivil Toplum Kuruluşları için harika bir imkân. STK’ların birçoğu kendi yağında kavruluyor. Üye aidatlarını bile zor toplayan STK’lara uygun ücret karşılığında yer tahsisi yapılması hem STK’ları rahatlatır, ömürlerini uzatır hem de STK’ların bir arada olması nedeniyle kent için yapılacak çalışmalarda birlikte hareket edilebilir.

Dolayısıyla STK Kampüsü projesi de gerçekten “uçuk kaçık” bir fikir değil…

HASTA YAKINI KONUKEVİ

Ahmet Tural’ın açıkladığı başka projeler de var. Ancak uzun yazının okunmama riski olduğu için fazla uzatmadan son bir projesine değinip yazımızı tamamlamak istiyoruz.

Hasta Yakını Konukevi projesi birçok ilde yıllardan beri uygulanıyor. Büyükşehirlerin yanı sıra diğer belediyeler de hasta yakınlarına otel konforunda hizmet veriyor.

Sayın Tural’ın dediği gibi Isparta’ya tedavi için şehir dışından gelen ya da Isparta’da ikamet ettiği halde hastasının yakınından uzaklaşamayan vatandaşlar yazın çimlerde, banklarda, araçlarında, kışın ise hastane koridorlarında kalarak perperişan oluyorlar.

Hastalarıyla sıkıntılı bir dönem geçiren birçok vatandaşımıza böyle bir imkân sunulması harika olmaz mı? Hele hele sabah birer çorba, çay ikramı da sunulsa hasta yakınları büyük moral depolamaz mı?

ÖNEMLİ NOT: 31 Mart seçimlerinin sonuçlarına ilişkin fikrimi açıkladığım bir yazı yazmıştım. İYİ Parti’ye şans tanımadığım o yazının akabinde Sayın Ahmet Tural ile aramızda kısa bir konuşma geçmişti. Ahmet bey, bu tür yazıları kimlerin yazdırdığını bildiğini söyleyerek hak etmediğim bir ithamda bulunmuştu. Ahmet beyi yeteri kadar tanımadığım için kişiliği ile ilgili yorum yapmamış, sadece aday olduğu partinin 31 Mart’ta alması muhtemel oy oranından bahsetmiştim. Merak ediyorum, acaba Ahmet Bey bu son yazımı da birilerinin yazdırdığını iddia edebilir mi? Ahmet Tural da beni tanımıyor, bilmiyor. Zira bilip tanısaydı böyle konuşmazdı ve helallik isterdi diye düşünüyorum.