Müslüm AKTÜRK
  Güncelleme: 29-02-2024 13:28:00   29-02-2024 13:23:00

AKFEN PERSONELİNE VİCDANSIZ MI DAVRANIYOR?

Yaklaşık 3 haftadan beri Isparta Şehir Hastanesi’nde fizik tedavi görüyorum.

Otel konforunda hastane odası” başlıklı yazımda hastanenin Isparta için bir şans olduğunu belirtmiştim. Gerçekten öyle, bu konuda hala aynı düşüncedeyim.

Hasta penceresinden baktığımızda güllük gülistanlık görünen manzaranın personel için çile mesaisine dönüştüğünü tahmin (!) ediyorum. 

Nasıl mı?

Tedaviye gidip gelirken bazı personelin sürekli ayakta olmaları dikkatimi çekti.

Uzun süre ayakta kalmanın zararlarıyla ilgili google yazdığımda şöyle bir uyarıyla karşılaştım:

Uzun süreli ayakta kalmak, uzun vadeli olumsuz etkilerinin yanı sıra kısa vadeli olumsuz etkilere de sahiptir. Bacak ve ayakların şişmesi, varis problemleri, bel-boyun ağrısı, topuk dikeni, bacak ağrısı, kas kasılmaları uzun süreli ayakta durmanın olumsuz etkileri arasında gösterilebilir.

Hastaneye gelen vatandaşlar sağlıklarına kavuşacak ama kendi personelin sağlıklarından olacak.

İnsanlar nasıl olsa mecbur ya.

Evine ekmek götürmek zorunda olan personel nasıl olsa hakkını aramaya çekinecek, itiraz edemeyecek ya…

Şimdi burada bir yöneticinin olmazsa olmaz özelliği vicdanı nereye koyacağız?

***

Anadolu Ajansı’nda çalışırken bir dönem yöneticilik yaptım. Emekli olduktan sonra kendi gazetemizi kurduk personel çalıştırdık. Genç muhabir arkadaşlarıma hep şöyle bir tavsiyede bulundum, bulunuyorum; “Birileri hakkında eleştiri getireceğiniz zaman yazmadan önce mutlaka o kişi ile o kurum yetkilisiyle görüşün. Belki ortaya atılan iddialar size söylenen gibi değildir. Belki gördüğünüz, düşündüğünüz manzaranın arka planında farklı durumlar vardır. Ofsayta düşmemek için muhatabınızın da görüşünü alın.

Genç gazetecilere böyle tavsiyede bulunurken elbette benim Akfen yetkilisiyle görüşmeden böyle bir konuyu yazmam doğru olmazdı…

Sürekli ayakta rastladığım personel konusunu sormak ayrıca tanışmak üzere Akfen yetkilisiyle görüşmek istedim. Sekreteri İlknur hanım, ismi Abdullah olan Akfen yetkilisi zatın toplantıda olduğunu söyledi ve numaramı alıp uygun olduğunda dönüş yapacağını söyledi.

Dönüş olmadığı gibi ertesi gün söz konusu vatandaşla başhekimlik katında karşılaştığımızda toplantısının sürdüğünü, ancak müsait olunca arayacağını ifade etti.

Toplumu temsil eden, bilgilenmesi için gayret gösteren bir gazeteciye 15 dakika ayıramayacak kadar önem vermeyen birine elbette benim ayıracak vaktim olmaz, ne görmüşsem onu yazarım, varsa bir açıklama gönderilir o açıklamayı da mesleğimizin gereği yayınlarım…

***

Abdullah isimli zatı muhteremin kendini Akfen’in patronu Hamdi Akın’ın yerine mi koyuyor, ne akla hizmet edip bizi muhatap almıyor, bilemiyoruz tabi.

Akfen’in işlettiği Eskişehir, Tekirdağ Şehir Hastanelerinde durum nasıl onu da bilemiyoruz ancak ayrı yemekhane tahsis edildiği duyumunu da aldığımız Isparta Şehir Hastanesi’nde taşeron personelle kadrolu personel arasında bariz ayrıcalık olmamalı. Üvey evlada aynı sevgiyi göstermeyebilirsin ancak en azından yaşam koşullarında ayrımcılık yapamazsın.

Bu hem insan haklarına aykırıdır hem de personeli sadece fiziki anlamda değil ruhen de mağdur eder. 

Akfen Holding Patronu Hamdi Akın’ın hayırsever biri olduğunu duyuyoruz. Hayırsever biri de hayır hasenatını göstermelik yapmıyorsa vicdan sahibidir mutlaka. Dolayısıyla, Isparta Şehir Hastanesi sorumlusu zata personel ile ilgili soramadığımız soruları Sayın Hamdi Akın adına birileri sorar diye düşünüyoruz… 

  FACEBOOK YORUM
Yorum
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
Tüm Anketler
Sizce Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığını hangi parti adayı alır?
BİZİ TAKİP EDİN
  • HABER ARŞİVİ
    YUKARI