NEŞİDE ŞAHİN
  14-11-2025 10:29:00

Gökyüzüne Uğurladık Yirmi Yiğidimizi

Yine yüreğimize ateş düştü, yine yüreğimizin orta yerine oturan bir acı…

Milli Savunma Bakanlığı’nın açıklamasıyla öğrendik: Azerbaycan-Gürcistan sınırında görev uçuşunda olan C130 tipi askeri kargo uçağımız düştü. Uçağın içinde bulunan yirmi kahraman askerimiz, görev başında, vatan hizmetinde, canlarını bu topraklara adarken şehit düştüler.

Haberin ulaştığı her evde, her şehirde, her kalpte derin bir sessizlik hâkim oldu. Çünkü bu topraklarda her şehit haberi, sadece bir ailenin değil, seksen beş milyonun kalbine saplanan bir sızı gibidir. Bir annenin gözyaşı, bir babanın titreyen eli, bir çocuğun “Babam ne zaman gelecek?” sorusu… Hepsi aynı hikâyenin farklı cümleleri…

Milli Savunma Bakanlığı, şehitlerimizin isimlerini paylaştı. Her birinin ardında bambaşka bir hayat, bambaşka bir umut vardı. Kimisi daha yeni baba olmuştu, kimisi evlilik hazırlığı yapıyordu, kimisi memleketindeki yaşlı annesinin duasıyla görev yerine uğurlanmıştı. Onların her biri, üniformasının hakkını veren, gözünü budaktan sakınmayan, yeminini kalbine kazımış birer vatan evladıydı.

Haberi alan ailelerin evleri bir anda dolup taştı. Komşular, akrabalar, dostlar, herkes o acıyı paylaşmak için oradaydı. Evlerin kapılarına Türk bayrakları asıldı. O bayrak, bir yandan gururun simgesiydi, bir yandan tarifsiz bir hüznün. Bir annenin gözyaşlarıyla ıslanmış bayrak, bir babanın gururla tuttuğu o direk… İşte bu ülkenin büyüklüğü burada saklı: ağlarken bile başımız dik, acı çekerken bile kalbimizde vatan sevgisi var.

Şehadet bir mertebedir deriz, ama o mertebenin ardında kalan acı kolay taşınmaz.

Bir askerin ardından yükselen sela sesleri, tabutuna sarılı bayrağın dalgalanışı, silah arkadaşlarının son selamı… Bunların her biri yürek dağlayan bir veda sahnesidir.

O yirmi kahraman, sadece asker değil; aynı zamanda bu ülkenin geleceği, inancı, birliği, umuduydu.

Belki uçağın düştüğü dağların sessizliği şimdi onların isimlerini fısıldıyor. Belki gökyüzü, bir daha hiç unutmayacağı o anı kendi kalbine kazıdı.

Ama biz biliyoruz ki, şehitler ölmez.

Çünkü her birinin hikâyesi, bu milletin hafızasında ebediyen yaşayacak.

Bugün Türkiye’nin dört bir yanında camilerde dualar yükseliyor, bayraklar yarıya iniyor, yürekler birleşiyor.

Siyasi görüş, şehir, kimlik fark etmiyor; herkesin dili aynı: “Vatan sağ olsun.”

Bu söz, sadece bir teselli değil; bu milletin varoluşunun özüdür.

Şehitlerimiz için ağlarken bile vatanı için dimdik duran bir halkız biz.

Gökyüzüne düşen o yirmi yıldız, artık bu ülkenin sonsuzluğuna yazıldı.

Onlar bir görevi tamamlamadan gitmediler; görevleri, bu toprakların kutsallığını bir kez daha hatırlatmaktı bize.

Ve hatırlattılar.

Bir kez daha anladık ki, bu vatan, isimsiz kahramanların sessiz adımlarıyla ayakta duruyor.

Aziz şehitlerimiz…

Ruhlarınız şad, mekânınız cennet olsun.

Siz artık sadece ailelerinizin değil, seksen beş milyonun evladı oldunuz.

Her dua, her ezan, her bayrak dalgalanışı sizin adınıza olacak.

Gökyüzü artık biraz daha anlamlı, biraz daha kutsal.

Çünkü orada, vatanı için can veren yirmi Türk askeri var.

  FACEBOOK YORUM
Yorum
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
Tüm Anketler
Sizce Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığını hangi parti adayı alır?
BİZİ TAKİP EDİN
  • HABER ARŞİVİ
    YUKARI