NEŞİDE ŞAHİN
Antalya denilince çoğu insanın aklına ilk olarak deniz, kum, güneş ve turizm gelir. Oysa bu şehir, çok daha fazlasını hak ediyor. Akdeniz’in incisi Antalya, son yıllarda sadece tatilcilerin değil, dünyanın dört bir yanından gelen profesyonellerin, bilim insanlarının, yatırımcıların ve sanatseverlerin de buluşma noktası hâline geldi. Artık Antalya, küresel ölçekte bir “kongre ve fuar şehri” olarak da anılıyor.
Turizmin çeşitlendirilmesi Türkiye ekonomisinin uzun süredir temel hedeflerinden biri. Antalya bu hedefi sessiz ama kararlı adımlarla hayata geçiren şehirlerin başında geliyor. Belek’ten Lara’ya, şehir merkezinden Kemer’e kadar uzanan modern tesisler zinciri, sadece yaz tatilinin değil, yıl boyu süren kongre ve toplantıların da ev sahibi.
Dünyanın dört bir yanından gelen binlerce katılımcıyı ağırlayabilecek kapasitede oteller, son teknolojiyle donatılmış kongre merkezleri ve profesyonel organizasyon ekipleriyle Antalya, bu alanda İstanbul’dan sonra Türkiye’nin en güçlü markası hâline geldi. Özellikle turizm sezonunun dışında, sonbahar ve ilkbahar aylarında yapılan kongreler hem şehir ekonomisine canlılık katıyor hem de istihdam sürekliliğini sağlıyor.
Bir kongre veya fuarın başarısı sadece içeriğine değil, bulunduğu şehrin altyapısına da bağlıdır. Antalya bu açıdan örnek gösterilebilecek bir düzeyde. Antalya Havalimanı’nın artan kapasitesi, direkt uçuş ağı, şehir içi ulaşım kolaylığı ve oteller arası kısa mesafeler, organizasyonların kusursuz ilerlemesini sağlıyor.
Ayrıca şehir, konaklama konusunda da dünyadaki birçok fuar şehrine fark atıyor. Beş yıldızlı otellerin büyük çoğunluğu, kongre salonlarıyla entegre şekilde tasarlanmış durumda. Yani katılımcılar, toplantı aralarında deniz manzarasına karşı kahvelerini yudumlayabiliyor, akşam olduğunda birkaç adım ötedeki sahilde gün batımını izleyebiliyor. Bu, başka hiçbir şehirde kolay kolay bulunamayacak bir ayrıcalık.
Antalya, kongrelerin yanı sıra fuarcılıkta da adını giderek daha fazla duyuruyor. Tarım, gıda, inşaat, enerji, sağlık ve turizm sektörlerinde düzenlenen uluslararası fuarlar, hem yerli hem yabancı yatırımcılar için büyük fırsatlar yaratıyor.
Özellikle Growtech, Anfaş Food Product ve Yörex gibi organizasyonlar, artık sadece Türkiye’nin değil, bölgenin en güçlü ticaret platformları arasında gösteriliyor. Bu fuarlar sayesinde Antalya, üretimden tedarike, ihracattan inovasyona kadar birçok alanda iş birliği fırsatlarına ev sahipliği yapıyor.
Fuarcılığın Antalya’ya kazandırdığı bir diğer değer ise tanıtım. Her yıl binlerce yabancı katılımcı ve ziyaretçi, Antalya’yı sadece bir turistik destinasyon olarak değil, bir iş merkezi olarak da deneyimliyor. Bu, kentin marka değerine kalıcı bir katkı sağlıyor.
Antalya’yı diğer fuar şehirlerinden ayıran en önemli özellik, profesyonel ortamla doğal güzelliklerin kusursuz dengesi. Katılımcılar sabah saatlerinde uluslararası bir kongreye katılırken, öğleden sonra Kaleiçi’nde tarihi atmosferi soluyabiliyor ya da akşam saatlerinde Akdeniz mutfağının en güzel örneklerini tadabiliyor.
Bu çok yönlülük, şehirde düzenlenen etkinlikleri sadece iş odaklı değil, aynı zamanda deneyim odaklı hâle getiriyor. Bir başka deyişle Antalya, “iş turizmini” duygusal bir deneyime dönüştürmeyi başarıyor.
Geleceğin şehirleri, sürdürülebilir kalkınma anlayışıyla şekilleniyor. Antalya da kongre ve fuar turizminde çevreye duyarlı adımlar atıyor. Yeşil sertifikalı oteller, enerji verimliliği yatırımları, atık yönetimi uygulamaları ve yerel üreticilerle iş birliği modelleri, şehrin bu alandaki kararlılığını gösteriyor.
Ayrıca Antalya Büyükşehir Belediyesi ve sektör temsilcilerinin ortak vizyonu, şehri “sürdürülebilir etkinlikler başkenti” hâline getirmek. Önümüzdeki yıllarda planlanan yeni fuar alanları, akıllı ulaşım projeleri ve çevreci etkinlik konseptleri, bu vizyonun somut göstergeleri olacak.
Antalya artık yalnızca bir tatil kenti değil; fikirlerin, projelerin, bilimsel çalışmaların ve ticari bağlantıların buluştuğu küresel bir merkez. Şehrin sunduğu doğal güzellikler, gelişmiş altyapı, profesyonel organizasyon gücü ve misafirperverlik kültürüyle birleştiğinde ortaya çıkan tablo çok net: Antalya, “kongre ve fuar turizmi”nde Avrupa’nın ve hatta dünyanın sayılı destinasyonlarından biri olma yolunda hızla ilerliyor.
Bir zamanlar sadece tatilcilerin gözdesi olan bu şehir, bugün dünyanın en önemli fikir alışverişi ve iş birlikleri sahnesine dönüşüyor. Antalya, artık sadece güneşin değil, geleceğin de parladığı şehir.